BASIN AÇIKLAMASI
(23 Mayıs 2007)
ÇOKULUSLU SİGARA ŞİRKETLERİNİN KANUNA AYKIRI ve ETİK OLMAYAN SATIŞ ve ORGANİZASYONLARI ÖNLENMELİDİR
Bursa Uludağ Üniversitesi tarafından 13-15 mayıs tarihleri arasında düzenlenen “2007 Bahar Şenliği” alanında JTI (Japon Tobacco International) şirketine ait “Winston” marka sigaraların satıldığı 5 adet stant açılmıştır. Bu durum, Bursa TEKEL yetkilileri tarafından stantların fotoğrafları çekilerek video ile de kaydı yapılarak tespit edilmiştir. Bu sırada JTI yetkilileri, her türlü izinlerinin bulunduğunu, çekim yapılmaması ve yapılan kayıtların da silinmesini istemişlerdir.
Öncelikle tütün ve tütün mamulleri piyasalarına ilişkin bazı düzenlemeleri hatırlatmakta fayda görüyoruz.
4207 sayılı “Tütün Mamullerinin Zararlarının Önlenmesine Dair Kanun”un 3 üncü maddesinde, “Tütün ve tütün mamullerinin isim, marka veya alametler kullanılarak her ne suretle olursa olsun reklâm ve tanıtımının yapılması veya bunların kullanılmasını teşvik ve özendirici kampanyalar düzenlenmesi yasaktır.” hükmü mevcuttur.
TAPDK’nın 4733 sayılı Kanun’a dayalı olarak çıkarmış olduğu “Tütün Mamulleri, Alkol ve Alkollü İçkilerin Toptan ve Perakende Satışı ile Satış Belgelerine İlişkin Yönetmelik”in 12 inci maddesi, “Tütün mamulleri, alkol ve alkollü içki satıcılarının 4207, 4250 ve 4733 sayılı Kanunlar ile Kurum tarafından yapılan düzenlemelere uymaları zorunludur.”; 13 üncü maddesi ise “Tütün mamullerinin isim, marka veya alametler kullanılarak her ne suretle olursa olsun reklâm ve tanıtımının yapılması veya bunların kullanılmasını teşvik edici ve özendirici kampanyalar düzenlenmesi yasaktır. Alkollü içki kullanımını teşvik edici ve özendirici kampanyalar düzenlenemez. Tütün mamullerinin markalarını çağrıştıracak şekilde sözcükler, şekiller, resim, renk ve harfler ile her türlü işaretler, satış yerlerinin dış yüzeyi, içerisi ve vitrinlerinde bulundurulamaz. Perakende satıcılar, tüketici talepleri doğrultusunda her türlü ürünü bulundurur ve bunları adil bir şekilde teşhir ederler. Hiçbir firma veya ürüne üstünlük sağlayan düzenleme yapılamaz.” şeklindedir.
TAPDK’nın 10/9/2004 tarihli 255579 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Tütün Mamullerinin Nihai Satış Noktalarında Sergilenmesine ve Satış Yerlerine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Tebliği”nin; 1 inci maddesi, “Nihai satış noktalarında, tütün mamullerinin isim, marka veya alametler kullanılarak her ne suretle olursa olsun reklam ve tanıtımının yapılması veya bunların kullanılmasını teşvik ve özendirici kampanyalar düzenlenmesi yasaktır. Satış yerlerinin dış yüzeyi, içerisi ve vitrinlerinde ürün markalarını çağrıştıracak şekilde sözcükler, şekiller, resim, renk ve harfler ile diğer her türlü işaretler bulundurulamaz.”, 2 nci maddesi, “Satış noktalarındaki raf ünitelerinde (stant) her türlü tütün mamulü, hiçbir ürüne ve firmaya üstünlük sağlamayacak şekilde adil olarak teşhir edilir. Raf üstü posterlerde tütün mamullerinin paket, karton olarak veya başka bir vasıta kullanmak suretiyle görüntülerine yer verilemez, firma ismi ve markaları yazılamaz.”, 3 üncü maddesi ise “Tütün mamullerinin nihai satış noktalarında bulunan veya tütün mamulü sağlayıcı firmalarca konulan raf ünitelerinde, belirli bir ürünü veya belirli bir firmayı çağrıştıracak figür ve renk kombinasyonları kullanılamaz.” hükmünü taşımaktadır.
TAPDK’nın 12/1/2005 sayılı ve 25698 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Tütün Mamulleriyle İlgili Olarak Basın Yayın Organlarında Fiyat Duyurusu Mahiyetinde İlan Yayımlanamayacağına İlişkin 1330 sayılı Kararı” ile yine TAPDK’nın 16/8/2006 tarihli 26261 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Fuar, Festival, Şenlik, Konser ve Sergi Etkinlikleri Süresiyle Sınırlı Olarak Geçici Tütün Mamulleri Satış Belgelerinin Düzenlenmeyeceğine İlişkin 2911 Nolu Karar’ı” konumuz açısından düzenleyici mevzuattır. Özellikle 2911 Nolu Karar’ın “Son aylarda fuar, festival, şenlik, konser ve sergi gibi etkinlikler çerçevesinde, bu etkinliklerin yapıldığı alanlarda ve etkinlik süresince geçici olarak kiralanan mahallerde perakende tütün mamulleri satışı yapmak üzere satış belgesi taleplerinde gözlemlenen artış üzerine yapılan değerlendirmeler sonucunda; geçici belge verilmesinin ülkemizin de taraf olduğu 25/12/2004 tarihli, 25681 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiş bulunan Dünya Sağlık Örgütü Tütün Kontrolü Çerçeve Sözleşmesindeki “tütün mamullerine erişimin kolaylaştırılmaması” ilkesiyle bağdaşmadığı tespitiyle, söz konusu geçici satış belgesi başvurularının ilgili mevzuat uyarınca kabul edilmemesine, Karar verilmiştir.” şeklindeki hükmü oldukça açıktır.
Sadece 2911 Nolu Karar dahi, JTI veya herhangi bir şirkete, fuar, festival, şenlik, konser ve sergi gibi etkinlikler çerçevesinde, bu etkinliklerin yapıldığı alanlarda ve etkinlik süresince geçici olarak kiralanan mahallerde perakende tütün mamulleri satışı yapmak üzere geçici satış belgesi verilmeyeceğini veya verilmediğini açıkça ifade etmektedir.
Bilindiği üzere, tütün kullanımının giderek artmasına, dünya çapında insan sağlığını tehdit edebilecek boyutlara ulaşmasına ve tütün şirketleri tarafından pazar oluşturma stratejilerine karşı geliştirilen ve bu konudaki ilk uluslararası anlaşma özelliğini taşıyan “Tütün Kontrol Çerçeve Sözleşmesi” (TKÇS), 21 Mayıs 2003 tarihinde Dünya Sağlık Örgütü’nün 56. Dünya Sağlık Asamblesinde kabul edilmiştir. Söz konusu Sözleşme, 5261 sayılı Kanun ile ülkemiz tarafından da kabul edilmiş ve 30/11/2004 tarihli ve 25656 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. “Dünya Sağlık Örgütü Tütün Kontrolü Çerçeve Sözleşmesi”, milletlerarası sözleşme niteliğinde olduğu için ayrıca 25/12/2004 tarihli ve 25681 sayılı Resmi Gazete’de, Bakanlar Kurulu Kararı (2004/8235) olarak Cumhurbaşkanının onayı ile yayımlanmıştır. TKÇS kapsamında yapılacak çalışmaların planlanması ve ülkemizde sigara tüketiminin kontrol altına alınarak vatandaşlarımızın, özellikle gençlerimizin korunması amacıyla; 2006–2010 yıllarını kapsayacak şekilde Sağlık Bakanlığı ve ilgili bakanlıklar, üniversiteler ve sivil toplum örgütlerinin işbirliği ile bir “Ulusal Tütün Kontrol Programı” (UTKP) hazırlanmıştır. Bu Program, 7/10/2006 tarihli ve 26312 sayılı Resmi Gazete’de 2006/29 sayılı Başbakanlık Genelge’si eki olarak yayımlanmıştır. UTKP’nin temel hedefi, 2010 yılına kadar ülkemizde 15 yaş üzerinde sigara içmeyenlerin oranını yüzde 80’in üzerine çıkarmak, 15 yaş altında ise yüzde 100’e yakın olmasını sağlamaktır. UTKP’de hedef ve stratejiler ile bunların yerine getirilmesinden sorumlu kamu kurum ve kuruluşları tek tek belirlenmiş, uygulamada ve görevlerin yerine getirilmesi konusunda tüm kamu kurum ve kuruluşlarınca gereken dikkat ve hassasiyetin gösterilmesi bilhassa istenmiştir.
UTKP’nin “A.5. Reklâm, Promosyon ve Sponsorluk” başlıklı bölümünde, “Reklam ve promosyon: Bir tütün mamulünü veya tütün kullanımını özendirmeyi doğrudan veya dolaylı yoldan sağlamak amacıyla yapılan her türlü iletişim, tavsiye veya eylem.”; “Sponsorluk: Bir tütün mamulünü veya tütün kullanımının doğrudan veya dolaylı yoldan tanıtımı, amacı, etkisi veya benzer etkisi olan her türlü olay, faaliyet ya da bireye katkıda bulunma.” olarak tanımlanmıştır. Program’da “Tütün mamulleri ile ilgili her türlü reklam, promosyon ve sponsorluk faaliyetlerinin önlenmesi.” amaç; “2007 yılına kadar sigara ve diğer tütün mamullerinin marka ve firma reklamına aracı olacak her türlü reklam, sponsorluk ve promosyon ihlallerini sıfıra indirmek; idari ve adli yaptırımları etkili, adil ve caydırıcı hale getirmek.” ise hedef olarak ifade edilmiştir. Söz konusu bölümün “Stratejiler” alt başlığında “Yurt içi ve yurt dışı kaynaklı reklâm ihlallerini izleyecek ve gerekli ihbarları daha yaygın ve hızlı yapacak mekanizmaların oluşturulması.” şeklinde ifade edilen 1 Nolu Strateji için Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Reklâm Kurulu ilgili kuruluş olarak tespit edilmiştir. Diğer stratejilerle ilgili kuruluşlar olarak Sağlık Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, TAPDK ve RTÜK sayılmıştır.
4822 Sayılı Kanun ile Değişik 4077 sayılı “Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun”un “Ticari Reklâm ve İlanlar” başlıklı 16 ncı maddesi, “Ticari reklâm ve ilânların kanunlara, Reklâm Kurulunca belirlenen ilkelere, genel ahlaka, kamu düzenine, kişilik haklarına uygun, dürüst ve doğru olmaları esastır. Tüketiciyi aldatıcı, yanıltıcı veya onun tecrübe ve bilgi noksanlıklarını istismar edici, tüketicinin can ve mal güvenliğini tehlikeye düşürücü, şiddet hareketlerini ve suç işlemeyi özendirici, kamu sağlığını bozucu, hastaları, yaşlıları, çocukları ve özürlüleri istismar edici reklâm ve ilânlar ve örtülü reklâm yapılamaz. Aynı ihtiyaçları karşılayan ya da aynı amaca yönelik rakip mal ve hizmetlerin karşılaştırmalı reklâmları yapılabilir. Reklâm veren, ticari reklâm veya ilânda yer alan somut iddiaları ispatla yükümlüdür. Reklâm verenler, reklâmcılar ve mecra kuruluşları bu madde hükümlerine uymakla yükümlüdürler.” şeklinde düzenlenmiştir.
Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Reklâm Kurulu, 4207 sayılı Kanun, TAPDK mevzuatı ve kendi mevzuatı kapsamında değerlendirmek suretiyle, aykırı davranan bazı basın yayın organlarına ve sigara üreticisi firmalara idari para ve durdurma cezaları vermektedir. Nitekim Reklâm Kurulu, 11 Nisan 2007 tarihinde yapılan 139 uncu toplantısında, sigara üreticisi ve dağıtıcısı 5 şirkete toplam 49.419 YTL idari para ve durdurma cezası vermiştir.
Ülkemizde tütün mamulleri üreten, pazarlayan ve dağıtan şirketlerin yanı sıra bazı medya kuruluşlarının ve büyük satış mağazalarının, hatta kimi sanatçıların reklam, promosyon ve sponsorluk konusunda yasal ve etik davranmadıkları bilinmektedir. Ayrıca, ülkemizde üretim yapan çokuluslu sigara şirketleri, kamuoyuna şirin görünmek ve tütün mamullerinin topluma verdiği zararlarla ilgili gerçekleri kısmen de olsa izole etmek amacıyla, tarihi, sosyal, kültürel, sportif, sanatsal ve müzikle ilgili etkinliklere doğrudan katkıda bulunmaktadırlar. Ankara Ulus’taki eski Meclis binasının restorasyonu, İzmir Torbalı (Metropolis) ve Çorum Boğazkale (Hattuşa) arkeolojik kazıları, Tire’de sinema açılması, özellikle fabrikaların bulunduğu bölgelerde okullara bilgisayarlar dağıtılması gibi destekler akla gelen ilk örneklerdir. Benzer etkinlikleri ve taktikleri dünya çapında da gerçekleştiren çokuluslu şirketlerin, özellikle az gelişmiş ülkelerde reklam, promosyon ve sponsorluk çalışmalarına önem verdikleri, bunun içinde kanunları hiçe saymak dahil bazı kişi ve kuruluşları çeşitli yöntemlerle etkiledikleri bilinmektedir.
Kimi sanatçıların konserlerinde ve bazı üniversitelerin bahar şenliklerinde kampüs içinde stant açmak suretiyle tütün mamulleri satışı ve reklâmı yapmak kanuni olmadığı gibi etik de değildir. Bu duruma izin veren ve destekleyen üniversite yönetimi de şirketin suç ortağıdır. Bursa Uludağ Üniversitesi örneğinde olduğu üzere, JTI şirketinin yetkileri bu stantları açmakla birden fazla kanunu hiçe sayarak suç işlemişlerdir. Bu davranış, kamu düzenine, toplum sağlığına ve genel ahlaka karşı işlenmiş bir suçtur ve dürüst değildir. Benzer etkinlik ve eylemler kim tarafından yapılırsa yapılsın aynı şekilde değerlendirilmelidir.
Dünya Bankası’nın verilerine göre; medya dahil olmak üzere doğrudan ya da dolaylı her tür reklam, promosyon ve sponsorluğun yasaklanması, hem tütün mamulleri tüketiminde yüzde 7 azalmaya yol açmakta, hem de tütün mamulleri kullanımının sosyal bir olgu olarak özellikle gençler arasında kabul görmesini engellemektedir.
Varlık sebebi tütün olan ve her türlü platformda tütün üreticisinin ve sektör çalışanlarının hak ve menfaatlerini savunan Derneğimiz, kanunlar çerçevesinde olmak üzere tütünün üretilmesine ve kurallar içinde satışına ve tüketilmesine karşı değildir.
Derneğimiz ve mensupları, tütün mamullerinin tüketiminden kaynaklanan zararın, ülke ve topluma yüklediği maliyetin yüksek olduğunun bilincindedir.
Tütün eksperleri, satışları Avrupa ve Amerika’da azalan çokuluslu sigara şirketlerin, kendi ülkelerinde kaybettikleri pazar paylarını gençlerimizin ve çocuklarımızın ciğerlerini kullanarak telafi etmek istediklerinin de farkındadır.
Sigara ve Sağlık Ulusal Komitesi (SSUK) üyesi de olan Derneğimiz, bundan böyle, üyelerinin yanı sıra duyarlı vatandaşlarımızla birlikte çokuluslu sigara şirketlerinin üretimden tüketime, reklâmdan sponsorluğa kadar her türlü kanuna aykırı ve etik olmayan faaliyetlerini takip etmeyi ve ilgili mercilere bildirmeyi birincil görevleri arasında sayacaktır.
Tütün ve tütün mamulleri piyasasının düzenlenmesinden, işleyişinden ve her türlü denetiminden sorumlu tüm kişi, kurum ve kuruluşları göreve davet ediyoruz. Saygılarımızla.
TÜTÜN EKSPERLERİ DERNEĞİ
YÖNETİM KURULU